Pazar, Kasım 13, 2005

Mısıy! Mısıy!




Anneannesi ile dedesi, seviyorlar diye pazardan mısır almışlar. Haftaiçi babaannesi de alıp getirmişti. Hepsi düşünüyor Ayşegül’ü sağolsunlar. Ercüment’le ben şunca yıldır bir kere bile mısır alıp yememişizdir, kızımız mısır düşkünü oldu çıktı. Mısırını “mısıy, mısıy” diye diye bir güzel afiyetle yedi çevire çevire ısırarak. Sonra uyudu uyandı. Mutfakta düdüklü tencereyi görünce aklına geldi yine, “mısıy! mısıy!” diye istemeye başladı. Annem de aç karnına vermek istemediği için “mısır bitti, al sen armut ye” diye eline bir dilim armut tutuşturdu.(Armutu da pek sever.) “Düş!” deyip armutu yere attı. Annem ağzı açık, “Aaa resmen attı armutu!, bak gene vericem gene atıcak.” Armut yine yerde. “Anne öğretme atmayı” diyorum. “Ben mi öğretiyorum kendi atıyor” diyor. Sonra kıyamadı verdi yarım mısırı “Hadi onu da at bakalım” diyerek. Atar mı hiç, mısırı aldığı gibi vınn...salona. Mısırın yanında yemeğini de yedirdim, iyi oldu.




0 Comments:

Yorum Gönder

<< Home